''SAYIN VEKİL; GÖLCÜK VE EMİRALİ DERESİNİ DE GÖRMENİZİ İSTERİZ''

Tekirdağ'ın içinde sit alanı ve tabiat parkının da bulunduğu yamaç paraşütüyle ünlü Uçmakdere'ye kurulmak istenen 2 adet midye çiftliği bölge halkının tepkisine neden oldu. CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, "Kültür var, doğa var, sit alanı ve böyle bir harika olan bölgeyi midye çiftliğiyle doldurmak istiyorlar. Yani talan etmek istiyorlar. Artık yeter diyoruz. Doğamıza sahip çıkalım ve sit alanlarımızı koruyalım" dedi.
Tarım ve Orman Bakanlığı, müsilajla mücadele kapsamında Marmara Denizi'nde mevcut 9 çiftliğe ek olarak 35 midye çiftliği daha kurmak istiyor. Bu çiftliklerden 2'sinin ise yamaç paraşütü ile ünlü, 'cennet' olarak da tanımlanan Tekirdağ Şarköy ilçesi Uçmakdere Köyü'ndeki sahile kurulması planlanıyor. Köylüler; içerisinde sit alanı, tabiat parkı bulunan ve endemik bitkileri barındıran bölgeye midye çiftliği kurulmasına karşı çıkıyor.
'MARMARA DENİZİ'Nİ OKSİJENDEN TÜKETTİNİZ BİTİRDİNİZ, AĞIR METALLERLE DOLDURDUNUZ"
CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Argun, Şarköy Belediye Başkanı Alpay Var, Tekirdağ Su Ürünleri Birlik Başkanı Yaşar Karayer, Uçmakdere Muhtarı Burhan Yılmaz, Uçmakdere Kültür Turizm Derneği Başkanı Baki Yıldırım, köylülerle birlikte bölgede incelemelerde bulundu.
CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, şunları söyledi:
"Marmara Denizi eylem planında, koruma alanı olarak ilan edildi. Ama bugün gene görüyoruz ki biz hayaller peşinde koşuyoruz. Almış olduğumuz kararları maalesef uygulayamıyoruz. Bahanesi de çok basit. İşte diyor ki midye çiftlikleri deniz suyunu filtre ederek temizleyecek. İyi güzel temizleyecek de Marmara Denizi'ne zaten sen derin deşarjla Ergene'yle bütün etrafındaki illerden ağır metallere basıyorsunuz. Marmara Denizi'ni oksijenden tükettiniz, bitirdiniz ve ağır metallerle doldurdunuz. Şimdi diyorsunuz ki biz müsilaj komisyonunda da ben görev alıyorum. Orada da getirdiler. Marmara Denizi'nde şu anda dokuz tane midye çiftliği olduğunu ve daha 35 tanenin de Marmara Denizi çevresinde kurulacağını ifade ettiler. Şimdi en önemlisi de işte doğa, tarih burada yukarıda yamaç paraşütü yapıyoruz hemen.
"TALAN ETMEK İSTİYORLAR, ARTIK YETER DİYORUZ"
Yamaç paraşütün ön tarafında midye çiftliği kurulacak. Kültür var, doğa var, sit alanı ve böyle bir harika olan bölgeyi midye çiftliğiyle doldurmak istiyorlar. Yani talan etmek istiyorlar. Artık yeter diyoruz. Doğamıza sahip çıkalım ve sit alanlarımızı koruyalım. Ama yaparken de bu alanların maalesef geldiğimiz noktada hep talanla gidiyoruz. Sadece kararlar yazılı kalıyor. Uygulama ise tam tersi. Şimdi ben buradan soruyorum. Şarköy Uçmakdere'den: ya hiç mi insafınız yok? Hiç mi insafınız yok diyorum. ya bırakın bu fantezileri. Fantezilerle yaşıyor AK Parti iktidarı ve günlük kararlarla yaşıyorlar. Gelmişler, bu kadar harika olan bir doğa harikasının olduğu mahallemizde, köyümüzde midye çiftliği kuracaklar. Bulamadınız başka yer koskoca Marmara'da, gidin yerleşim olmayan alanlarda bunları kurun eğer istiyorsanız."
"BU BÖLGENİN MİDYE ÇİFTLİĞİ İLE HANÇERLENMESİNİ İSTEMİYORUZ"
Şarköy Belediye Başkanı Alpay Var, şöyle konuştu:
"Tabi Şarköy 62 kilometre sahili olan yedi tane mavi bayrağı sahibi olan turizmle balıkçılıkla, tarımla geçimini sağlayan güzel bir turizm kasabası. Biz de bu turizm kasabasını yerel yönetimler olarak korumaya çalışıyoruz. Bu aynı hassasiyeti Ankara'daki idarecilerden de bekliyoruz Şarköy için. Burada Uçmakdere mahallemiz kentsel sit alanı olan bir bölge. Turizmde parlayan yıldızı olan bir bölge pandemiden sonra. Bu bölgenin midye çiftliğiyle turizmden hançerlenmesi buradaki halkın ekonomisinin, buradaki halkın alışkanlıkların tarihinin kaybolmasını biz de Şarköy Belediyesi olarak istemiyoruz. 62 kilometrelik sahilimizin hiçbir bölgesinde istemiyoruz. Çünkü Şarköy Marmara'nın incisi. Şarköy'e biz de halkımızla beraber sahip çıkacağız. Burada olmaması bizim balıkçılık açısından da vatandaşlarımız, turizmde olduğu gibi balıkçılardan da geçimlerini sağlıyorlar. Bu balıkçılarımızın da bu bölgede olduktan sonra etrafında 200 metre kimsenin yaklaşamadığı belli. Sadece ruhsatı alan kişiye ait bir bölge yaratmak, parsellemek istiyorlar denizi. Biz Şarköy'ün altmış iki kilometrenin hiçbir noktasında midye çiftliğine olmasını istemiyoruz. Bunu da Ankara'dan bu kararı vereceklere şimdiden iletmek istiyoruz bakanlığa."
"MİDYE ÇİFTLİĞİ YAPILIRSA BALIK AV SAHALARIMIZ KALMAZ"
Tekirdağ Su Ürünleri Birlik Başkanı Yaşar Karayer, "Balık bu Tekirdağ bölgesinin tek av bölgesi ve vazgeçilmeyecek derecede değerli bir bölgesi burası. Diğer yerlerimizde zaten çapalama sahaları bilmem ne derken kısıtlı bir av sahalarına sahibiz. Eğer buralara midye çiftlikleri yapılırsa sayın başkanımın da dediği gibi buralardan geçme olasılığımız yok. Etrafından adam bütün balıkçılarımızın gıyabında ceza yeme durumları da ortaya çıkar. Cezalardan da vazgeçtik. Av sahalarımız kalmaz. İlgili makamların bunları göze alarak bu çiftliklerden vazgeçmesini istiyoruz" dedi.
"BU SAHİLLERİ KİMSEYE YEDİRMEYİZ"
Uçmakdere Muhtarı Burhan Yılmaz ise şunları söyledi:
"Bizim sıkıntımız biz burada doğduk, burada büyüdük. Bu sahilde büyüdük. Biz isteriz ki bizim sahilimizi kimse engellemesin. Kimse kapmasın. Biz bu sahilleri kimseye yedirmeyiz. Bizim istediğimiz devletimiz, bizim yanımızda olsun. Bizim arkamızda olsun. Bizim dedelerimiz 1924'te Selanik'ten geldi. İpekböcekçiliği, tütüncülüğü yaparlardı. Hafta sonları bizi buraya getirirlerdi. Biz bu sahile bizi sokarlardı dedelerimiz. Buralarda biz yüzerdik. Biz bu denizde büyüdük. Büyüklerimiz burada dalyancılık yapıyorlardı. Sahilimizden faydalanıyorduk yani. Şu anda sahilimizi hiç kimseye yani şey etmesin yani. Bizi mağdur bırakmasınlar. Devletimizden onu istiyoruz yani. Biz imzamızı topladık. Köy halkı olarak. Valimize, tarım il müdürlüğüne imzalarımızı verdik. Gereken yolları çözmeye çalışıyoruz. Devletimizin yanında olmasını bekliyoruz yani."
"DAHA UYGUN BİR YERE TAŞINMASINI İSTİYORUZ"
Uçmakdere Kültür Turizm Derneği Başkanı Baki Yıldırım, şunları ifade etti:
"Sıkıntı midye çiftliğinin kurulmasını, kurulacağını öğrendik. Burada alanımız çok dardır. Kilometre olarak. Çadır, kamp alanları var, piknik yerlerimiz var. Tam bunların önünde burası. Buraya biz kesinlikle kurulmasını istemiyoruz bunun ve imzalarımızı topladık. Köylü olarak köyde 150 hane tamamı yazık zarar, tamamı bunların. Bu sahildeki sakinlerin de buna hiçbiri razı değil. Burayı bu midye çiftliği kurulduğunda bu vatandaşların hiçbir şekilde bu sakinlerin buraya gelip denize girmeleri mümkün değil. Yani bunu biz istemiyoruz. Buna hayır diyoruz. Daha uygun bir yere taşınmasını istiyoruz. Burada olmasın yani bu. Burası Uçmakdere Mahallesi'nin en güzel bir şirin yeri yani şerit olarak. Güzergaha burayı kurulmasını istemiyoruz."

Kanalizasyon suyunun içme suyuna karıştığını iddia eden ilçe sakinleri: Koronavirüsten değil koleradan korkuyoruz
Tekirdağ’ın Şarköy ilçesine bağlı Gölcük Mahallesi ve Tekirdağ’ın Malkara ilçesine bağlı Emrelli Manallerende bulunan derelerden Trakyanın GAP’ı olarak tabir edilen Çokal barajına kanalizasyon ve bölgede bulunan mandıraların peynir suları akıttığını gören vatandaşlar şaşkına döndü.Lağım suları mahllenin içinden geçen Gölcük ve Emralli Deresi'ne aktı. Kanalizasyon sularının da içme sularına karıştığını öne süren Trakya Avcılık Atıcılık ve Yaban Hayatı Koruma Federasyonu bölge sorumlusu Ferdi Şimşek “Çok mağduruz, biz koronavirüsten değil koleradan korkuyoruz” ded

Trakyanın GAP’ı olarak tabir edilen Çokal Barajı Şarköy ve Gelibolu yarım adasının içme yuyu ihtiyacını karşılıyor. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesine bağlı olan TESKİ tarafından Türkiyenin en pahalı suyunu Şarköylü vatandaşlara para karşılığı Lağım ve peynir suyu karışımı olan suyun satıldığını söyleyen Ferdi Şimşek, geçtiğimiz senelerde bu derelere lağım ve peynir suyu karışan bu bölgede toplu balık ölümleri grçekleşti. Yıllarca sorunun Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi ve Çevre Bakanlığı tarafından çözüm üretilmedi insanların sağlığıyla oynuyorlar dedi.

'İÇME SUYU İLE KANALİZASYON KARIŞIYOR'
Gölcükköyü Mahalle muhtarı Cemil Acun,: ''Ben seçlmeden önce köye yapılan kanalizasyon sisteminin arıtma olmadığından olduğu gibi dereye veriliyor. Ve ordan da Şarköy ve Gelibolu ilçesinde yaşayanlara yani bize içme suyu olarak geri dönüyor. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi TESKİ olarak bizden sattığı sudan para alıyor gelen fatıuraların içinde atık su bedeli olarak ayriyeten para alıyor. Devlet büyüklerimiz yapılması gerekeni yapsın, milletvekilerimiz, başkanlarımız başkan yardımcılaımız, Profösör hocalarımız var. Onlar bizden daha bilgili, gerekni yapsınlar. Belediyecilik demek yol yapmak taş boyamaktan ibaret değil. Nasıl ki köylü vatandaşın baktığı hayvan gübresinin evinin önünde çevre kirliği yaptığını veya o gübreyi pırpırla tarlasına taştığı için zabıtalar tarafından ceza kesiliyorsa vatandaş ödediği faturanın karşılığını ister.Yıllardır da köyün içinden geçen Gölcük Deresi'ne akıyor ve kuraklık olduğu zaman dere lağım suları ile kaplanıyor. Olduğu gibi İçme suyumuzu karşıladığımız Çokal barajına akıyor.'' dedi.

'DERELER AÇIK KANALİZASYON HALİNE GELDİ MİLLETVEKİLİ NEREDE'
Şarköy Demokratik Sol Parti İlçe (DSP) Başkanı Ferhat Çolak: “Derenin yıllardır açık bir kanalizasyon haline geldiğini belirterek, sorunun çözümü için yetkilileri göreve çağırdı.Yıllarca bizlere paramızla lağım ve peynir suyu içiriliyor defalarca haber yapılsa da sonuç alınmadığını dile getiren Çolak, derede Sayın Milletinvekili Uçmakderde yapılması planlana midye çiflikleri için eylem yapmış. Anladığım kadarıyla orada rant var. O eylemi bırakın sivil toplum örgütleri yapsın sizin belediyenizin sorumluluk alanında yıllarca halkın sağlığıyla oynanıyor gidip mahalinde inceleme yaptın mı? Kardeşim bu ne razalet dedin mi?buda sizin samimiyetsiz olduğunuzu gösteriyor şov yapmaktan başka bir şey değil”. diye konuştu.