Ali Babacan: "28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası ne demekse; İktidarın 18 Mart’tan bu yana yaptıkları da bizim için o demek. 367 kararı, parti kapatma davaları ne demekse; İktidarın son haftalarda yaptıkları da bizim için o demek." DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Yeni Yol Grubu’nda partisi adına yaptığı grup toplantısında açıklamalarda bulundu.
“İktidar meşrutiyetinin yegane kaynağı olan sandığı ortadan kaldırarak aslında kendi ipini çekmiş kendini savunmasız ve güçsüz bırakmıştır. O çok sırtını dayadığı demokrasiyi sandığı anlamsızlaştırmaktadır. Milletimiz yeri ve zamanı geldiğinde önüne ilk sandık konduğunda bu hükümete gereken cevabı verecektir. Söylemekte hiç beis yok. İktidarın sandıktan ne anladığını sizlere göstermek istiyorum. Sandık günü geldiğinde sizlere nasıl bir oy pusulası görmek istediklerini sizinle paylaşmak istiyorum.
Buyurun iktidarın demokrasi anlayışını en iyi anlatan oy pusulası burada. Deva Partili gençlerin buradaki grup toplantısına hediyesidir. Hayallerindeki rüyalarındaki oy pusulası bu, Türkiye’yi getirmek istedikleri noktada bu! Sandık mı al kardeşim sandığı ama başka bir tercihiniz yok. İstediğinin altına mührü bas serbestsin.
28 Şubat, 27 Nisan e-muhtırası ne demekse;
İktidarın 18 Mart’tan bu yana yaptıkları da bizim için o demek.
367 kararı, parti kapatma davaları ne demekse;
İktidarın son haftalarda yaptıkları da bizim için o demek.
Şu tutuklu olan gençlere bakıp da üzülmemek mümkün mü? Neden tutuklular? Ne yapmışlar?
‘Demokrasiyi elimizden alamazsınız’ demişler.
‘Benim bir sandık umudum vardı, benim o umudu karartamazsınız’ demişler.
Düşün ya artık şu gençlerin yakasından.
Bir zamanlar insanları kılık kıyafetleri yüzünden ayrıştıranlar, şimdi içilen kahveleri ayrıştırmaya başladılar.
Mobilyayı nereden aldığını, çikolatayı nereden, kimden yediğini ayrıştıranları gördük bu süreçte.
Çünkü onlar için ayırma-ayrıştırma yoksa, siyaset de yok.
Tek bildikleri bu: Benden misin, onlardan mısın?
İktidara da ana muhalefete de sesleniyorum:
Türkiye gibi büyük bir ülkeyi Fatih ve Harbiye ikiliğine mahkûm edemezsiniz.
Tahayyülünüz, ufkunuz bu kadar dar olabilir. Fakat bu ülke okyanuslara sığmaz. Bu ülke ikinizden de büyüktür.
Türkiye Cumhuriyeti, AK Parti’den de CHP’den de büyüktür.”
