Yaklaşık 2 yıl önce olası büyük İstanbul depremi endişesi ile İstanbul’u terk ederek memleketi olan Trakya’nın ilçesi Şarköy’e yerleşerek deprem dirençli çelik ev inşa eden genç işadamı Sarp Kınazoğlu Şarköy’ü deprem dirençli örnek bir ilçeye çevirmeyi hedefliyor.
KENDİSİ İÇİN BAŞLAMIŞTI
İlk planları deprem endişesi yaşamadan barınabileceği bir evde yaşayarak esas mesleği olan dış ticaretle uğraşmaktı. Ancak inşa sürecinde yoğun ilgi ve beğeni inşanın tamamlanmasıyla talebe dönüştü.
‘ŞARKÖY’Ü DEPREM DİRENÇLİ ÖRNEK BİR İLÇE YAPABİLİRİZ’
Kınazoğlu “Şarköy’de TSE, ISO, DIN gibi en önemli kalite şartlarını karşılayan deprem dirençli çelik ev üreteceklere; su, elektrik, doğalgaz bağlantılarında, harçlarda, imarda ya da fen işleri gibi kamu gücünde kolaylıklar ya da teşvikler sağlanırsa, tüm inşa sahiplerinin kendiliğinden deprem dirençli çelik evde karar kıldıkları görülecektir. Belirtilen kalite şartları karşılandığında da Şarköy’ün yapı stoku Avrupa veya Amerika kıtaları ile rekabet edebilecektir. Böylece Şarköy sadece turizmi ile değil, hem yapılarıyla hem de ‘deprem dirençli örnek ilçe’ adıyla da cazibe merkezi olacaktır.” şeklinde görüşlerini paylaştı. >2'DE
‘’ÇELİK EVLER ÇEVRECİDİR’’
İnşa sürecinin öncesinde 2 yıl boyunca; jeoloji, inşaat mühendisliği, tarih ve istatistik bilimlerini başarılı bir üniversite öğrencisi gibi çalıştığını söyleyen Sarp Kınazoğlu, teoride bina inşa süreçleri anlaşılsa da işin büyüklüğünün ve öneminin sahada kavranabileceğini belirtiyor. Bir çelik ev inşa ederek sadece deprem dirençli bir ev değil, çevreye duyarlı da bir ev inşa edilmiş olacağını belirten Kınazoğlu, çelik evlerin klasik betonarme yapıların inşasında yoğun miktarda çıkan atıklara sebebiyet vermediğinin de altını çiziyor.
‘’YOLLAR HER ZAMAN KÖTÜ SÜRPRİZLER YAPMAZ’’
Sarp Kınazoğlu çelik ev yapımı sürecindeki prosedürün betonarme yapılar ile paralel ilerlediğini, aradaki tek farkın çelik statik projesi çizdirmek olduğunu bizlerle paylaştı. Kınazoğlu bu tip evlerde maliyetlerin ucunun son derece açık olduğunu, kişinin tercihlerine göre maliyetin birkaç on bin liraya da, milyonlarca liraya da ulaşabileceğini belirtirken “hepsinden önemlisinin kararlı olmak” olduğunu vurguluyor. ‘Ben kendimi ve ya ailemi deprem dirençli çelik evde yaşatacağım’ diyen herkesi inşa yoluna/arayışına çıkmaya davet ediyor ve ekliyor: “Yollar her zaman kötü sürprizler yapmaz. Bazen tecrübelerinizle dolu temiz bir sayfa da açar”
KINAZOĞLU’NDAN ŞARKÖY ESNAFINA TEŞEKKÜR MESAJI
İlk defa kesintisiz yaklaşık 3 senemi doldurduğum Şarköy’de, Şarköy’e deprem dirençli bir çelik ev kazandırmaktan gurur duyuyorum ve bunun nicelerin ilki olmasını diliyorum. Bu süreçte Şarköy Belediyesine ve çalışanlarına, birlikte çalıştığım tüm Şarköy esnafına; su tesisatçımıza, elektrikçimize, kepçe/tır/kamyon ekibine, Tekirdağ’ lı vinç ekibine ve beni sizlere ulaştıran Şarköy Haber gazetemize şükranlarımı sunarım. Güçlü ekibimiz ve yüksek tecrübemiz ile çevreci ve depreme dayanıklı çelik evlerinizi siz değerli Şarköy halkına çok daha hızlı bitirip teslim edebileceğiz. Şarköy’ü zeytini kadar sağlam, güneşi kadar sıcak evler saracak. Şarköy depremden korkmayacak.
SARP KINAZOĞLU KİMDİR?
Osmanlı’nın balkanları fethetmesiyle tahmini 1500’lü yıllarda bugünün Türkiye’sinden, bölgeyi müslümanlaştırmak ve Türkleştirmek için Arnavutluk’a görevlendirilmiş bir aile olan Kınazoğlu, 1800’lü yılların sonunda kütüğe kayıtlı olduğu İstanbul Şişli Feriköy’e geri gelmiştir. Bir Rumeli Türkü olan Sarp Kınazoğlu sırasıyla; Nişantaşı Nilüfer Hatun Anaokulunu, Şişli Talatpaşa İlk ve Orta Öğretim okulunu, Beşiktaş Bingül Erdem Lisesini ve son olarak Kadir Has Üniversitesi Dış Ticaret Bölümü’nden mezun olsa da eğitim ve öğretim hayatına, hayatın ta kendisinden ilham alarak çalışır vaziyette devam etmektedir.
Bugün 30 yaşını bitirmek üzere olan Sarp Kınazoğlu 10’lu ve 20’li yaşlarında, okullarının yaz tatillerinde zaman zaman iş sahibi zaman zaman çıraklık mertebesinde çeşitli ticari ilişkilere girmiştir. Bunun yanı sıra 18 yaşına girdiği gibi Cumhuriyet Halk Partisi üye kimlik kartı alarak aktif siyasette bulunsa da 2018 yılında ‘’benim siyasi görüşüm; ‘’vatanını en çok seven görevini en iyi yapandır’’ diyerek hem siyasette hem iş hayatında tam bağımsızlığa adımını atmıştır.